YDS Çeviri - Restatement (Yakın Çeviri) Soruları Çöz 11
Başla
Tebrikler - YDS Çeviri - Restatement (Yakın Çeviri) Soruları Çöz 11 adlı sınavı başarıyla tamamladınız.
Sizin aldığınız skor %%SCORE%% en yüksek skor %%TOTAL%%.
Hakkınızdaki düşüncemiz %%RATING%%
Yanıtlarınız aşağıdaki gibidir.
Soru 1 |
The West needs to keep talking to Russia about many things, notably about efforts to prevent Iran from acquiring nuclear weapons.
A | İran’ın nükleer silahlar üretmesini engelleme girişimleri, Batı’nın Rusya ile konuşmak zorunda olduğu pek çok konunun içinde özellik taşımaktadır. |
B | Batı’nın, Rusya ile pek çok konu üzerinde, özellikle İran’ın nükleer silahlar edinmesini engelleme
çabaları üzerinde konuşmayı sürdürmesi gerekmektedir |
C | Batı, İran’ın nükleer silahlar edinmesini engelleme çabaları dahil, pek çok konuyu özellikle Rusya ile tartışmak zorundadır. |
D | Batı, İran’ın nükleer silahlar üretmesini engellemek için yapacağı girişimleri, Rusya ile konuşacağı pek çok konu ile birlikte ele almak zorundadır. |
E | Batı’nın Rusya ile konuşmak zorunda olduğu pek
çok konu içinde özellikle İran’ın nükleer silahlar
elde etmesini engelleme girişimleri bulunmaktadır. |
Soru 2 |
The issue under debate today is whether, for all its flaws, capitalism is the best economic system man has yet invented.
A | Bugün tartışılan konu, tüm kusurlarına rağmen,
kapitalizmin, insanın şimdiye kadar icat ettiği en
iyi iktisadi sistem olup olmadığıdır. |
B | Eksiklikleri de olsa, insanlığın bugün ortaya koyduğu en iyi iktisadi sistemin, kapitalizm olup olmadığı hâlâ tartışılmaktadır. |
C | Bir sürü aksaklıklarına rağmen, kapitalizmin, insanoğlunun bugüne kadar ortaya koyduğu en iyi
iktisadi sistem olup olmadığı tartışılmaktadır. |
D | İnsanlığın bugüne kadar yarattığı en iyi iktisadi
sistem olmasına rağmen, kapitalizmin aksaklıkları günümüzde tartışılmaktadır.
|
E | İnsanın şimdiye kadar yarattığı en iyi iktisadi sistem olan kapitalizmin kusurları, bugün tartışma
konusudur. |
Soru 3 |
New Zealand was the first country in the world to give women in 1893 the right to vote
A | Kadınlara 1893’te seçme hakkı verilen dünyadaki ilk ülke, Yeni Zelanda idi. |
B | 1893’te dünyada kadınlara ilk seçme hakkı verilen ülke Yeni Zelanda’dır. |
C | Yeni Zelanda, dünyada, kadınlara 1893’te seçme
hakkı veren ilk ülkeydi. |
D | Dünyada kadınlara 1893’te ilk seçme hakkını veren ülke Yeni Zelanda olmuştur. |
E | Dünyada kadınlara ilk seçme hakkı, 1893’te Yeni
Zelanda’da verilmiştir. |
Soru 4 |
Son yıllarda, tarihçiler, üst sınıflar ve onların siyasi çatışmalarına ilişkin öykülere daha az, ancak alt sınıf insanlarının yaşamlarını biçimlendiren iktisadi ve toplumsal güçlere daha çok vurgu yapmışlardır.
A | Stories about the upper classes and their
political differences have not received much
emphasis from historians in recent years, while
more emphasis has been put on the economic
and social developments that have affected the
lives of lower-class people. |
B | In recent years, historians have placed less
emphasis on stories about the upper classes and
their political conflicts, but more on the economic
and social forces that shape the lives of lowerclass people |
C | In recent years, historians’ emphasis on the
economic and social developments that have
shaped the lives of lower-class people rather
than on the stories of upper-class political
conflicts has received much attention. |
D | In recent years, historians have emphasized
more the economic and social forces that have
an impact on the lives of lower-class people, but
less the stories about upper-class political
confrontations. |
E | The economic and social factors that shape the
lives of lower-class people have often been
emphasized by historians in recent years, since
stories about the upper classes and their political
quarrels no longer receive any attention |
Soru 5 |
Undernutrition, a deficiency of essential nutrients, can result from inadequate intake because of poor diet or poor absorption from the intestine.
A | Az beslenme veya bağırsaktaki az emilim sonucu temel besinlerin yeterli alınamaması nedeniyle, beslenme yetersizliği oluşur. |
B | Temel besinlerin eksikliğine bağlı olarak oluşan
beslenme yetersizliğinin kaynağı, az beslenme
veya bağırsaktan az emilim olmasıdır. |
C | Az beslenme veya bağırsaktaki az emilim nedeniyle yeterli gıda alınamaması, temel besinlerin
eksikliğine ve yetersiz beslenmeye yol açmaktadır. |
D | Temel besin eksikliği olarak anlaşılan beslenme
yetersizliği, az beslenme veya bağırsakta az emilim sonucu ortaya çıkmaktadır |
E | Temel besin eksikliği olan yetersiz beslenme, az
beslenmeden veya bağırsaktaki az emilimden
dolayı yeterli gıda alınmamasından kaynaklanabilir |
Soru 6 |
Zimbabve’den, insanların açlıktan ölmeye başladıklarına ilişkin yürek parçalayıcı haberler sızmaktadır.
A | The news out of Zimbabwe that people are about
to die of starvation is heart-rending. |
B | Heart-rending news has been filtering out from
Zimbabwe that the people are starting to die of
starvation |
C | One gets heart-rending news out of Zimbabwe
that the people there are dying of starvation. |
D | The heart-rending news that has been leaked
out of Zimbabwe is that people have been dying
of starvation. |
E | The news that the people in Zimbabwe have
been dying of starvation is extremely heartrending. |
Soru 7 |
The European Union can help underdeveloped countries, especially those in Africa, by offering financial aid, more open trade arrangements and easier visa conditions.
A | Avrupa Birliği’nin, az gelişmiş ve özellikle Afrika’daki ülkelere yardım edebilmesi için, mali
yardım ve daha açık ticaret koşullarının yanı
sıra, daha uygun vize kolaylıkları da sunması
gerekir |
B | Avrupa Birliği’nin az gelişmiş ülkelere ve özellikle
Afrika ülkelerine yapacağı yardımlar, mali yardım, daha açık ticaret koşulları ve daha uygun
vize kolaylıkları olabilir. |
C | Avrupa Birliği, az gelişmiş ülkelere, özellikle Afrika’dakilere, mali yardım, daha açık ticaret düzenlemeleri ve daha kolay vize koşulları sunarak
yardım edebilir |
D | Az gelişmiş ülkelere mali yardım, daha açık ticaret olanakları ve daha rahat vize kolaylıkları sunan Avrupa Birliği, özellikle Afrika’daki ülkelere
yardım edebilir. |
E | Avrupa Birliği’nin, özellikle Afrika’daki az gelişmiş
ülkelere yardım edebilmek için, mali yardım, daha açık ticaret kolaylıkları ve daha uygun vize
koşulları sunması gerekir. |
Soru 8 |
Ekonomik kalkınma gibi, siyasi barışıklık, Afganistan için çözümün gerçekten bir parçası olmak zorundadır
A | Not only economic development but also political
reconciliation has really to be the ultimate
settlement in Afghanistan |
B | As part of a lasting solution in Afghanistan,
political reconciliation as well as economic
development must indeed be taken into
consideration |
C | Like economic development, political
reconciliation does indeed need to be part of the
solution for Afghanistan. |
D | It is essential that, in addition to economic
development, political reconciliation must in fact
be considered for a lasting solution in
Afghanistan. |
E | Political reconciliation, just like economic
development, must indeed be regarded as a final
settlement in Afghanistan. |
Soru 9 |
Kafkaslar, 1991’de Sovyetler Birliği’nin çöküşünden arta kalmış birçok içten içe kaynayan çatışmayı barındırmaktadır.
A | After the fall of the Soviet Union in 1991, the
Caucasus has become an area with various
simmering conflicts. |
B | Following the collapse of the Soviet Union in
1991, there have emerged various tensions in
the Caucasus ready to explode into conflicts. |
C | It is in the Caucasus that, following the fall of the
Soviet Union in 1991, a number of issues have
risen, ready to explode into conflicts. |
D | Several regional conflicts have risen in the
Caucasus since the collapse of the Soviet Union
in 1991. |
E | The Caucasus harbours several simmering
conflicts left after the collapse of the Soviet
Union in 1991. |
Soru 10 |
Shakespeare, her ne kadar tüm yaratıcılık enerjisini öncelikle sahneye odaklamış olsa da, kendisi aynı zamanda çağının en önde gelen lirik şairi idi.
A | It was on the stage that Shakespeare mainly
focused his creative energy, even though he was
regarded as the most eminent lyric poet of the
period. |
B | Although Shakespeare focused all his creative
energy primarily on the stage, he was as well the
foremost lyric poet of his age. |
C | Even if Shakespeare’s creative energy was
primarily focused on the stage, he was indeed
the most admired lyric poet of the period. |
D | Shakespeare was the most respected lyric poet
of his age, although his creative energy was
mainly focused on the stage.
|
E | For Shakespeare, the stage was the focus of his
creative energy, but he was also a leading lyric
poet of his time. |
Sınavı tamamlamak için butona tıklayınız, yanlışlarınız gösterilecektir.
Sonuçları al.
10 tamamladınız.
← |
Liste |
→ |
Geri dön
Tamamlananlar işaretlendi.
1 | 2 | 3 | 4 | 5 |
6 | 7 | 8 | 9 | 10 |
Son |
Geri dön
Başarıyla tamamladınız.
sorular
soru
Aldığınız skor
Doğru
Yanlış
Partial-Credit
Sınavı henüz tamamlamadınız. Eğer sayfadan ayrılırsanız, verdiğiniz yanıtlar kaybolacak!
Correct Answer
You Selected
Not Attempted
Final Score on Quiz
Attempted Questions Correct
Attempted Questions Wrong
Questions Not Attempted
Total Questions on Quiz
Question Details
Results
Date
Score
İpucu
Time allowed
minutes
seconds
Time used
Answer Choice(s) Selected
Question Text
Sona erdi
Daha çok pratiğe ihtiyaç var
Böyle devam et
Kötü değil
İyi çalışıyor
Mükemmel